#Sma tip hastalığı ve bununla mücadele eden  küçücük bebekler, çocuklar feryat eden anneler, babalar bunların çığlığına kulak verelim, bunlar bizim evlatlarımız, bunlar bizim geleceğimiz, hayata gözlerini açar açmaz hastalığın pençesine düşmüş kanatsız meleklerdir, bunların sesine ses verelim.

Tabiki hastalığı ne olursa olsun, hasta olan herkes için aynı şekilde yardımcı olmalıyız fakat diğer hastaların çoğunda ilaçları sigorta kapsamında olduğu için tedavileri bir şekilde devam ediyor.
Sma hastalarında durum farklı, çünkü tedavisi için gerekli olan ilaç, dünyanın en pahalı ilacı ve sigorta karşılamıyor...

Kardeşlerim,
Bilindiği gibi sma tip hastalığı doğuştan veya doğduktan hemen sonra gelen bir hastalık ve ilaçları yurt dışından tedarik edildiği için oldukça maliyetlidir, iki milyon dolar ve üzeri bir ücret söz konusu tabiki bunu tek başına bir ailenin karşılaması imkansız dolayısıyla devletten, valilikten onay alınıp herkesten yardım talep ederler..

Çok büyük rakamlar olsada, ülke çapında ve yurtdışındada kampanyalar yürütülüp çok uzun bir uğraş ve emekten sonra netice alınabiliyor...
Yüzbinlerce vatandaş el ele verip yardımda bulununca büyük rakamlara ulaşılır.
Tabiki gönül isterdiki devlet bunu karşılasın, bu evlatlarımız umut ve güven içinde tedavilerini olup sağlığına kavuşsalar fakat maalesef'ki şu anda böyle bir ışık görünmüyor...

Bizlerde imkanlarımız dahilinde az çok demeden bu evlatlarımıza destekte bulunmalıyız, bir harçlık niyetine veya sadaka olsun, bağış olsun adına her ne deniliyorsa artık, mutlaka katkıda bulunmamız ve bu konuda duyarlı olmamız gerekir, emin olunki tek kuruşu farklı amaçla kullanılamaz.
Gönüllü olarak üyesi olduğum sma vakfından bu sistemin nasıl işlediğini çok iyi bilirim.
Kampanyası bitmeden vefat eden hastanın toplanan yardım parası valilik denetimi ve kararıyla kampanyası devam eden başka hastaya  aktarılır...

 Bağışımız ne kadar olursa olsun, ülke çapında insanlar bağışta bulunduğu için talep edilen rakama ulaşılır...

Bu anneler babalar hepimizin yardımına ihtiyaç duymaktadır ve şunu diyorlar, evladımıza nefes olun, aynı topraklarda yaşıyoruz, aynı havayı soluyoruz, aynı sudan içiyoruz...
Kapınıza geldik diyorlar, sizden başka kimsemiz yok diyorlar, sesimizi duyun diyorlar, bizlerde duyarlı davranıp, bunları boş çevirmeyelim bu bebeleri ölüme terk etmeyelim.
Bizim kültürümüzde tarihimizde zor durumda olanlara el uzatmak, yarası olan herhangi bir insanın derdiyle dertlenmek vardır, farz edinki bir bayram sabahı gelip elimizi öptüler, bizde bunlara bir bayram harçlığı verdik var sayalım, bu minik savaşçıları yapayalnız bırakmayalım.

Aileler sosyal medyada olsun veya şehir merkezlerinde açılan stantlarda olsun çeşitli iş yerlerinde eczanelerde avm'lerde yardım kumbaraları koyup evlatları için çaresiz bir durumda  yardım talep etmektedir.

Vicdanımızın sesini dinleyerek, miktar ne kadar olursa olsun mutlaka bağışta bulunup boş geçmeyelim, çünkü birine yardım eli uzatmak paha biçilmez bir davranıştır.
Hayat sadece kendi karnını doyurmaktan ibaret değil kardeşlerim, düşmez kalkmaz bir Allah, hayatın hangi birimiz için heybesinde neler sakladığını bilemeyiz, imtihanımızın ne yöne evrileceğini bilemeyiz bundan dolayı'ki öyle veya böyle başka insanlarında hayatına dokunmak gerekir.

Sadece işleri yolunda olan insanlarla arkadaş olmakla olmaz, bazende bir insanın acısını paylaşmak, yarasına bir nebzede olsa melhem olmak, yükünü hafifletmek için dost ahbap olmak gerekir, bizim inancımız maneviyatımız, yaşam felsefemiz bunu gerektirir.

Dolayısıyla,
Bizde elimizden gelen yardımı yapıp, bunların taleplerini çevremize yayalım, bu hayırlara vesile olalım farkındalık oluşturalım.
El ele verip, hep birlikte yapacağımız yardımlar ve yüce Allah'ın şifasıyla her bir çocuğumuzun sağlığına kavuşacağına inanıyorum, Saygılarımla 

Sabahattin Akarsu