Merhametin Sessiz Kahramanı

SİVEREK 20.11.2024 - 02:38, Güncelleme: 20.11.2024 - 02:38
 

Merhametin Sessiz Kahramanı

Yazarımız Mevlüt Bayraktar yazdı, ‘ Merhametin Sessiz Kahramanı’
  Değerli dostlar, Siverek İyilik Sensin Derneği olarak, her gün yeni hayatlara dokunmanın, insanlara umut olmanın onurunu yaşıyoruz. Sizlerin destekleriyle yüzlerde beliren o saf mutluluğun tanığı oluyoruz. Ancak bazı anlar var ki, yalnızca iyilik yapmakla kalmıyor, bir insanın derin yüreğine dokunup onun yüceliğini keşfetme fırsatı buluyoruz. Bugün sizlere böyle bir hikâyeden bahsetmek istiyorum; yüreğimde derin izler bırakan, onurlu bir annenin hikâyesini… Geçtiğimiz günlerde, uzun zamandır bizi uzaktan takip eden bir anne, çaresizlik içinde kapımızı çaldı. Dört çocuğuyla bir başına kalmıştı. Kocası vefat etmiş, kendisi ise çalışamıyordu. “Abi,” dedi utangaç bir sesle, “Çocuklarıma kışlık alamıyorum.” Yutkundu, gözlerini yere indirdi. Onlardan bir şey istemekten utandığı her halinden belliydi. İstediği şey, birçok insan için sıradan, belki önemsizdi; ama onun için kışın soğuğunda çocuklarını koruyabilmek anlamına geliyordu. Durumu inceledik ve bu anne ile çocuklarını giydirme kararı aldık. Hayırsever bir bağışçımızın desteğiyle onların ihtiyaçlarını karşıladık. Mağazada çocuklar, yeni kıyafetlerini ve ayakkabılarını giyerken yüzlerindeki sevinç paha biçilemezdi. O, eski ayakkabı ve terliklerini çıkarıp bir daha giymemek üzere annelerine veren, yeni montlarını üzerlerinden hiç çıkarmayan o dört küçük yürek, sanki dünyayı kazanmış gibiydi. İşte hikâye burada başlamıyor mu aslında? Biz mağaza hesabını ödeyip dışarı çıktığımızda, o anne ve çocukları da yavaşça eve dönmek için yola koyulmuştu. Arabama doğru yürürken, gözlerim bir sahneye takılı kaldı. Az önce çocuklarına kıyafet aldığımız anne, kaldırımda yırtık pırtık bir halde oturan başka bir çocuğun yanında durmuştu. Çocuğun ayakları çıplaktı, üzerinde incecik, yırtık bir tişört vardı. Gözümün önünde, kendi çocuğunun ayaklarındaki yepyeni ayakkabıyı çıkardı ve bu yabancı çocuğun çıplak ayaklarına giydirdi. Ardından, çocuğunun üzerindeki yeni montu alıp o üşüyen çocuğun omuzlarına sardı. Olduğum yerde donakalmıştım. Gözlerim doldu, nefesim kesildi. O an, o annenin yaptığı şeyi anlamaya çalışıyordum. Kendi çocuklarının da eski, yıpranmış terlikleri ve yıllar öncesine ait incecik montları vardı. Ama bir anne yüreği, tanımadığı bir çocuğun çıplaklığına, soğuğuna daha fazla dayanamamıştı. Tereddüt içinde kaldım; yanına gidip gitmemek arasında bocaladım. Ancak dayanamadım. Hızlı adımlarla yanına yaklaştım. Beni görünce hafifçe irkildi, şaşırdı. “Abla,” dedim, “Az önce yaptığın şeyi gördüm. Neden böyle yaptın? Oysa senin ve çocuklarının da çok ihtiyacı vardı…” Gözleri yaşardı, utangaç bir gülümseme ile cevap verdi: “Abi, Allah razı olsun, siz dört çocuğumu giydirdiniz. Ben asla başaramazdım. Bu kış üşümeyecekler ama o çocuğu görünce, bizden daha kötü durumda olduğunu hissettim. Oğlumun hiç olmazsa eski de olsa bir montu, ayaklarında bir terliği var. Ama onun hiçbir şeyi yoktu. Dayanamadım…” O an söyleyecek tek bir söz bulamadım. Eğer benden büyük olsaydı, ellerine sarılıp öperdim. Hayatımda gördüğüm en onurlu hareketti bu. Kadın, çocuklarının elinden tutup gözden kayboldu. O an, insanlığın hala var olduğunu görmek, beni derin bir minnettarlıkla doldurdu. Daha sonra mağazaya döndüm ve aldıkları mont ile ayakkabının aynısını yeniden satın alıp bu onurlu annenin evine teslim ettim. Ancak onun yaptığı iyilik, sadece bir hikâye olarak kalmadı. Bir insanlık dersine dönüştü. Sevgili dostlar, bu yazıyla sizlere yalnızca bir iyilik hikayesi anlatmak istemedim. Bu dünyayı güzelleştiren o sessiz kahramanlara, belki de yanımızda duran ama fark edemediğimiz o yüce gönüllere dikkatinizi çekmek istedim. İyilik, sadece vermek değil, başkasının acısını yüreğinde hissetmektir. Tıpkı o annenin yaptığı gibi… Mevlüt Bayraktar / Siverek 20.11.2024
Yazarımız Mevlüt Bayraktar yazdı, ‘ Merhametin Sessiz Kahramanı’

 

Değerli dostlar, Siverek İyilik Sensin Derneği olarak, her gün yeni hayatlara dokunmanın, insanlara umut olmanın onurunu yaşıyoruz. Sizlerin destekleriyle yüzlerde beliren o saf mutluluğun tanığı oluyoruz. Ancak bazı anlar var ki, yalnızca iyilik yapmakla kalmıyor, bir insanın derin yüreğine dokunup onun yüceliğini keşfetme fırsatı buluyoruz. Bugün sizlere böyle bir hikâyeden bahsetmek istiyorum; yüreğimde derin izler bırakan, onurlu bir annenin hikâyesini…

Geçtiğimiz günlerde, uzun zamandır bizi uzaktan takip eden bir anne, çaresizlik içinde kapımızı çaldı. Dört çocuğuyla bir başına kalmıştı. Kocası vefat etmiş, kendisi ise çalışamıyordu. “Abi,” dedi utangaç bir sesle, “Çocuklarıma kışlık alamıyorum.” Yutkundu, gözlerini yere indirdi. Onlardan bir şey istemekten utandığı her halinden belliydi. İstediği şey, birçok insan için sıradan, belki önemsizdi; ama onun için kışın soğuğunda çocuklarını koruyabilmek anlamına geliyordu.

Durumu inceledik ve bu anne ile çocuklarını giydirme kararı aldık. Hayırsever bir bağışçımızın desteğiyle onların ihtiyaçlarını karşıladık. Mağazada çocuklar, yeni kıyafetlerini ve ayakkabılarını giyerken yüzlerindeki sevinç paha biçilemezdi. O, eski ayakkabı ve terliklerini çıkarıp bir daha giymemek üzere annelerine veren, yeni montlarını üzerlerinden hiç çıkarmayan o dört küçük yürek, sanki dünyayı kazanmış gibiydi.

İşte hikâye burada başlamıyor mu aslında?

Biz mağaza hesabını ödeyip dışarı çıktığımızda, o anne ve çocukları da yavaşça eve dönmek için yola koyulmuştu. Arabama doğru yürürken, gözlerim bir sahneye takılı kaldı. Az önce çocuklarına kıyafet aldığımız anne, kaldırımda yırtık pırtık bir halde oturan başka bir çocuğun yanında durmuştu. Çocuğun ayakları çıplaktı, üzerinde incecik, yırtık bir tişört vardı. Gözümün önünde, kendi çocuğunun ayaklarındaki yepyeni ayakkabıyı çıkardı ve bu yabancı çocuğun çıplak ayaklarına giydirdi. Ardından, çocuğunun üzerindeki yeni montu alıp o üşüyen çocuğun omuzlarına sardı.

Olduğum yerde donakalmıştım. Gözlerim doldu, nefesim kesildi. O an, o annenin yaptığı şeyi anlamaya çalışıyordum. Kendi çocuklarının da eski, yıpranmış terlikleri ve yıllar öncesine ait incecik montları vardı. Ama bir anne yüreği, tanımadığı bir çocuğun çıplaklığına, soğuğuna daha fazla dayanamamıştı.

Tereddüt içinde kaldım; yanına gidip gitmemek arasında bocaladım. Ancak dayanamadım. Hızlı adımlarla yanına yaklaştım. Beni görünce hafifçe irkildi, şaşırdı. “Abla,” dedim, “Az önce yaptığın şeyi gördüm. Neden böyle yaptın? Oysa senin ve çocuklarının da çok ihtiyacı vardı…”

Gözleri yaşardı, utangaç bir gülümseme ile cevap verdi:
“Abi, Allah razı olsun, siz dört çocuğumu giydirdiniz. Ben asla başaramazdım. Bu kış üşümeyecekler ama o çocuğu görünce, bizden daha kötü durumda olduğunu hissettim. Oğlumun hiç olmazsa eski de olsa bir montu, ayaklarında bir terliği var. Ama onun hiçbir şeyi yoktu. Dayanamadım…”

O an söyleyecek tek bir söz bulamadım. Eğer benden büyük olsaydı, ellerine sarılıp öperdim. Hayatımda gördüğüm en onurlu hareketti bu.

Kadın, çocuklarının elinden tutup gözden kayboldu. O an, insanlığın hala var olduğunu görmek, beni derin bir minnettarlıkla doldurdu.

Daha sonra mağazaya döndüm ve aldıkları mont ile ayakkabının aynısını yeniden satın alıp bu onurlu annenin evine teslim ettim. Ancak onun yaptığı iyilik, sadece bir hikâye olarak kalmadı. Bir insanlık dersine dönüştü.

Sevgili dostlar, bu yazıyla sizlere yalnızca bir iyilik hikayesi anlatmak istemedim. Bu dünyayı güzelleştiren o sessiz kahramanlara, belki de yanımızda duran ama fark edemediğimiz o yüce gönüllere dikkatinizi çekmek istedim.

İyilik, sadece vermek değil, başkasının acısını yüreğinde hissetmektir. Tıpkı o annenin yaptığı gibi…

Mevlüt Bayraktar / Siverek
20.11.2024

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve habersiverek.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.